BBC Earth’de Kusursuz Gezegen programında, taşan Amazon nehrinin toprak canlılarının yaşamını nasıl etkilediği anlatıyordu. Ateş karıncalarını izlerken büyülendim…İnsanlığı düşününce de dertlendim. Yuvaları su altında kalan ateş karıncaları, iş birliği yaparak tüm koloni kendi bedenleriyle suyun üzerinde yüzen canlı bir sal oluşturarak, larvaları dahil kimseyi geride bırakmadan, kurtulup yeni yaşam alanlarına gidiyordu.
Videoyu izlemek isteyenler, instagram linki için tıklayın lütfen
Gezegende her şey kusursuz, insan zihni hariç!

Yaklaşık son 100 yılda yarattığımız yaşam şeklimiz ve aç gözlülüğümüz, hoyratlığımız sadece gezegende yaşayan diğer canlıları değil kendi türümüzü de yok etme yolunda ilerliyor. Kafamız suni gündelik gündemlerle meşgulken, yakın zamanda bizi nasıl zorlu günlerin beklediğinin çoğumuz farkında değil.
Domates, salatalık fiyatı evet can yakıyor. Yakın gelecekte su kıtlığının can yakma hatta can alma ihtimali çok yüksek. Toprağı korumayı, suyu korumayı, birbirimizi yemek yerine birlik olmayı öğrenmek zorundayız. İnsanın yaratılmış en yüce varlık bilgisi bizi kör etmiş. Her şey bizim için değil, hepimiz birbirimiz için varız. Ve hayatta kalmamızın başka yolu yok!
İnsanlık olarak köprüden önceki son çıkıştayız. Uyandık uyandık! Doğayı talan etmeyi, harvurup harman savurmayı bırakmalı, gözümüzü boyayan sahip olma, tüketme kültüründen uzaklaşmalıyız.
Doğadaki akrabalarımızdan öğrenecek çok şeyimiz var! Karınca kadar akıl yetecek!
“İyi de ben bir başıma ne yapayım?” diye geçiyorsa aklınızdan; çok şey var niyeti olan araştırıp bulabiliyor internetten. Soru şu; “Ben bu dünyaya nasıl daha az zarar verebilirim?” En basit örneği ben vereyim: İhtiyacın yoksa alış veriş yapma. Çok basit, hem cebine hem gezegene fayda! Sana ulaşana kadar 1 t-shirt için 2,5 ton, 1 kot pantolon için 13 ton su harcanıyor. Liste uzun, su ayak izi diye ararsan google’da bulacaksın. Her gün tvde, sosyal medya da izleyip dert edindiklerimiz gerçek dertlerimiz değil! Yukarı bak!